Yılport Samsunspor Teknik Direktörü Hüseyin Eroğlu, “Günde 16 saat çalışıyor, her oyuncudan en yüksek verimi almaya odaklanıyor ve bir sistem kurguluyoruz. Bu açıdan her oyuncum çok değerli ve her zaman hazır” vurgusu yaptı.
Geçen sezon bir söz verdik ve 11 yıllık hasreti bitirerek şampiyonluk kupasını Samsun’a kazandırdık. Bizi zafere götüren en önemli faktörlerden biri de sonuçlar ne olursa olsun kurduğumuz sistemi uygulamak oldu.
Geçen sezon 7 puan kaybettiğimiz dönemde dahi bundan bir adım bile geri atmadık. Sonucunda ise ligin bitmesine aylar kala bu kentin hakettiği şampiyonluğu kazandık. Şimdi yepyeni bir kadro ve yine futbolun doğrularıyla yola çıktık.
Günde 16 saat çalışıyor, her oyuncudan en yüksek verimi almaya odaklanıyor ve bir sistem kurguluyoruz. Kamp döneminden bu yana oyuncularımızla beraberiz. Bizim olanlarımız, form, moral ve rakip takım sistemi gibi parametrelerle kadrolarımızı oluşturuyoruz. Bu açıdan her oyuncum çok değerli ve her zaman hazır.
Tek istediğimiz sabır ve destek. Teknik direktörlük kariyerimde 500’den fazla maça çıktım. Neyin doğru olduğunu gerçekten çok iyi biliyorum.
Asla mazeret üretmem. Asla doğrularımdan şaşmam. Asla kötümser olmam. Çok iyi bir ekibim ve şu anda eksikleri giderilmiş bir kadrom var.
Takımın ve oyunun bir ivme kazandığını görüyoruz. Hepiniz biliyorsunuz ki bu gerçekten çok emek, enerji, özveri gerektiriyor.
Sonuçtan değil ama bir kaç bireysel hatayı çıkartırsak oyundan çok memnunum. Maç öncesi yeni gelen oyuncuların da katılımıyla çok iyi bir ön hazırlık yaptık. 50 bin kişinin önünde son şampiyona karşı Samsunspor taraftarlarına geleceğe dair umut verecek bir futbol sergiledik.
Daha yeni oluşan birbirinin özelliklerini daha yeni yeni öğrenen bir takımla Türkiye’nin genelinin takdirini kazandık ki; bu da moral açısından önemli bir faktör. 3-0’dan maça ortak olan takımımızın başarısını istatistikler de gösteriyor. Samsunspor, rakip ceza alanında topla daha çok buluştu, istatistiksel açıdan gol beklentisi daha yüksekti. 3-3’ü yakalama şansını kullanamadık, dönen topta Mauro Icardi senelerce konuşulacak mucizevi bir kafa şutuyla sonucu belirledi.
İyi yaptığımız işler vardı, çok iyi yaptığımız işler vardı ama hatalarımız da vardı. İlk 2 golde hata bizdeydi. Hafta içinde rakip kanat oyuncularının atak diğer kanatta gelişirken yayın oradan ceza alanına yaklaştığını, bu nedenle ön liberolarımızın yüksek konsantrasyonla oyuncuları takip etmesi gerektiği üzerine çalıştık. Biz duran toptan en az gol yiyen takımlardan biriyiz buna rağmen Abdülkerim’in attığı golde zincirleme hatalar yaptık. Ama futbol hatalar oyunu. Galibiyet ve atılan golden dahi dersler çıkarıp ilerleyeceğiz.
Başkanımızın büyük fedakârlıklarına rağmen istenen astronomik rakamlar transferin gecikmesine neden oldu. Ancak bütün Türkiye gördü ki, yeni transferlerimiz takıma kalite getirdi, rekabeti artırdı ve hücum gücümüzü çok yükseltti.
Kimse yanlış anlamasın. Bu bir mazeret değil, tespit. 4 maçımızın 3’ünü taraftar gücü olan şehir takımlarıyla deplasmanda oynadık! 5. maçımız yine deplasman olacak. En az 6 puanımız olabilirdi. 1 puandayız. Gelişim sürecinde her puan altın değerinde. Ancak şunu taraftarımızın hayal etmesini istiyorum. Sezon başındaki bu fikstür dezavantajımız ikinci devrede avantaja dönüşecek. Dolu tribünler önünde, coşkulu taraftar desteğiyle bu takımın çok doğru oyunlarla, çok güzel sonuçlar alacağına emin olsunlar.
Antalyaspor maçı da zor olacak ama dediğim gibi Galatasaray karşısındaki oyunumuz her takımı yenebileceğimizi düşündürüyor. Oyuncularım üzerinde galibiyet baskısının kurulmasını istemiyorum. Mühim olan doğru oyun. Top rakipteyken, top bizdeyken doğru işler yapmak. Kötü oynarken şansınız yaver giderse kazanırsınız, iyi (yani doğru) futbol oynarken bazen kaybedersiniz. Biz oyunumuzu geliştirerek, doğru futbolla, rakiplerin de saygısını kazanarak iyi sonuçlar alacağız” ifadelerine yer verdi.
