AK Parti Genel Merkez İnsan Hakları Başkanlığı, 27 Mayıs 1960 askeri darbesinin 64. yıldönümünde Türkiye genelinde eş zamanlı basın açıklamaları yaparak darbeyi ve beraberindeki vesayetçi zihniyeti kınadı. Yapılan açıklamalarda, milli iradeye karşı işlenen suçlar ve demokrasi şehitleri Adnan Menderes, Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan rahmetle anıldı.
Giriş
AK Parti Genel Merkez İnsan Hakları Başkanlığı, 27 Mayıs 1960 darbesinin yıldönümünde Türkiye’nin seksen bir ilinde eş zamanlı olarak basın açıklaması düzenledi. Açıklamalarda, 64 yıl önce gerçekleşen askeri darbe ve bu darbenin temsil ettiği darbeci, vesayetçi zihniyet kınanırken, darbe sonrası idam edilen dönemin Başbakanı Adnan Menderes, Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu ve Maliye Bakanı Hasan Polatkan için rahmet dileğinde bulunuldu.
Gelişme
AK Parti açıklamasında, 27 Mayıs 1960 darbesinin sadece bir tarih olmanın ötesinde, Türkiye’de darbeci zihniyetin doğuşunu ve vesayet mekanizmalarının kurgulanmasını temsil ettiği belirtildi. Bu tarihin, sonraki darbeci ve cuntacıların cesaret kaynağı olduğu ve sivil, demokratik siyaseti kontrol altında tutma çabasının temelini oluşturduğu ifade edildi. Açıklamada, 14 Mayıs 1950’de milletin desteğiyle iktidara gelen Adnan Menderes ve arkadaşlarının başlattığı kalkınma hamlesinin ve “ezanın aslına döndürülmesi” gibi adımların millet nezdinde karşılık bulduğu, ancak bu gelişmelerin “hazmedilemediği” ve Demokrat Parti hükümetini devirme planlarının ilk günden itibaren başladığı öne sürüldü. Özellikle 1957’den sonra darbe tehditlerinin belirginleştiği, üniversite öğrencilerinin sokağa döküldüğü, yalan haberler ve kışkırtma siyasetiyle darbe ortamının hazırlandığı kaydedildi. Açıklamada, dönemin CHP Genel Başkanı İsmet İnönü’nün darbenin başındaki Cemal Gürsel ile yaptığı görüşmeye atıfta bulunularak, CHP’nin darbecilikle “tarihi ilişkisi” olduğu savunuldu.
Sonuç ve Diğer Açıklamalar
Açıklamada, darbenin ardından kurulan Yassıada mahkemelerinin “tiyatro” olarak nitelendirildiği, Demokrat Partililerin haksız suçlamalarla idama mahkûm edildiği ve sonrasında “millet iradesinin bir daha muktedir olamaması” hedefiyle büyük bir vesayet mekanizması inşa edildiği vurgulandı. Bu mekanizmanın her on yılda bir demokrasiye darbe vurulmasını kolaylaştırdığı ve devletin milletten uzaklaşmasının kaynağı haline geldiği belirtildi. AK Parti’nin iktidara geldiği ilk günden itibaren bu vesayetçi yapıyla mücadele ettiği ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde, milletin desteğiyle bu mekanizmaların “teker teker çökertildiği” ve devlet-millet kucaklaşmasının yeniden tesis edildiği ifade edildi.
AK Parti açıklamasında, vesayet mekanizmaları çökertilmiş olsa da vesayetçi zihniyetin “bazı adreslerde” hala varlığını sürdürdüğü öne sürüldü. Açıklamada, ❝Vesayetçi ve cuntacı zihniyet; yine öğrencileri sokaklara dökenlerde, boykot çağrısı yapanlarda, sokakları yakıp yıkanlarda, tencere tava çalanlarda, kutsallara zarar verenlerde, ‘Ordu göreve’ pankartı açanlarda, Cumhuriyet mitingleri düzenleyenlerde, darbe teşebbüsünü tankların önünden sıvışıp kahve içerek seyredenlerde tekrar tekrar tecessüm ederek hâlâ diri olduğunu bizlere her fırsatta gösteriyor❞ ifadeleri kullanıldı. AK Parti’nin demokrasi ve hukuk için her türlü vesayet zihniyetine karşı “dik duruşunun süreceği” vurgulandı. Açıklama, ❝Bu ülkenin vesayetçi ve cuntacı zihniyete feda edecek bir dakikası bile yoktur. Bizler ‘Durmak yok, yola devam’ şiarıyla çalışmaya devam edeceğiz. 27 Mayıs darbesini ve onun getirdiği karanlığı bir kez daha kınarken, AK Parti olarak Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın öncülüğünde adalet, kalkınma ve demokrasi mücadelemizden bir an bile olsun geri durmayacağız❞ sözleriyle tamamlandı.
