ABD’de siyasi ve ekonomik gelişmeler, Trump yönetimini hem iç politikada halk tepkisiyle hem de dış politikada diplomatik baskılarla karşı karşıya getirdi. Trump yönetimi, gıda yardımlarında kesintiye gitmesi ve dış politikadaki hamleleriyle gündemde.
BHA Washington Temsilcisi Yakup Diricanlı, ABD’de son bir haftada yaşanan gelişmeleri değerlendirdi. Trump yönetiminin aldığı kararlar ve uyguladığı politikalar, hem iç siyasette hem de dış ilişkilerde önemli sonuçlar doğuruyor. Özellikle gıda yardımlarındaki kesintiler ve dış politikadaki gelişmeler, ülke gündemini meşgul ediyor.
Trump yönetimi, 42 milyon Amerikalının faydalandığı gıda yardımlarında kesintiye gitti. Bu durum, hükümetin kapanmasıyla birleşince, yardıma muhtaç ailelerin ne zaman destek alacağı belirsizleşti. Beyaz Saray, acil fonları devreye sokarak geçici çözümler üretmeye çalışsa da, uzmanlar bunun uzun vadeli bir çözüm olmadığını belirtiyor.
Güney Kore’de gerçekleşen zirvede Trump ve Çin lideri Şi Cinping bir araya geldi. Taraflar, ticarette kısmi bir ateşkes konusunda anlaşmaya vardı. Çin, ABD’den soya alımına yeniden başlarken, Trump bazı gümrük vergilerini gevşetti. Trump bu anlaşmayı “on üzerinden on iki puan” olarak değerlendirirken, uzmanlar bunun sadece geçici bir rahatlama olduğunu ifade ediyor. Dış politikada ise Nijerya’nın “özellikle endişe duyulan ülke” listesine alınması, iki ülke arasındaki ilişkilerde gerginliğe yol açtı.
İç politikada da Trump’ın onay oranları düşüş gösterdi. Son anketlere göre, onay oranı yüzde 37’ye kadar geriledi. Halkın en büyük şikayetleri arasında ekonomi ve yaşam maliyetleri yer alıyor. Market fiyatlarındaki sürekli artış, vatandaşların yaşamını zorlaştırıyor.
Trump’ın Meksika sınırında ulusal acil durum ilan etmesi ve göçmen girişini kısıtlaması da gündeme geldi. Sınırda bekleyen binlerce kişi, kamp koşullarının yetersizliği nedeniyle zor durumda. Tüm bu gelişmelerin ortasında, 18 Kasım’da Suudi Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın Washington’ı ziyareti bekleniyor. Ziyarette savunma anlaşmaları, enerji iş birliği ve İsrail ile normalleşme süreci gibi konuların ele alınması öngörülüyor.
Bu gelişmelerin ardından, Trump yönetimi hem içeride ekonomik zorluklarla hem de dış politikada diplomatik baskılarla karşı karşıya kalıyor. Yakup Diricanlı’nın değerlendirmesine göre, “Güç elinde, ama rüzgâr artık tersine dönmeye başladı.”
