Dönüşümün Önemi ve Hafıza Tazeleme İhtiyacı
Prof. Dr. Zakir Avşar kaleme aldığı yazısında, Türkiye’nin 2002’den bu yana kaydettiği ilerlemeyi ve savunma sanayii başta olmak üzere birçok alandaki dönüşümü değerlendirerek, “hafıza tazeleme” ihtiyacına dikkat çekti. Avşar, bu dönüşümün günümüz küresel ve iç gelişmeler bağlamındaki önemini vurguladı.
Prof. Dr. Zakir Avşar Analizinde Türkiye’nin Son 23 Yılı
Prof. Dr. Zakir Avşar, analizinde Türkiye’nin 2002 yılından 2025’e uzanan yaklaşık 23 yıllık sürecini ele aldı. Yazar, bu dönemin Türkiye’nin yalnızca ekonomik büyümesini değil, aynı zamanda tarihsel, kurumsal ve stratejik dönüşümünü belirleyen çok boyutlu bir kalkınma süreci olduğunu belirtti. Avşar, bu sürecin altyapıdan teknolojiye, sosyal politikalardan dijitalleşmeye, dış politikadan afet yönetimine kadar genişleyen bir modernleşme hamlesi niteliği taşıdığını ifade etti.
Savunma Sanayii ve İç Cephenin Güçlendirilmesi
Yazısında “yerli ve milli” olmanın önemini vurgulayan Avşar, Türkiye’nin uzun süredir bir “beka mücadelesi” verdiğini ve bu kapsamda iç cephenin tahkim edildiğini savundu. Avşar, bu mücadelenin en önemli adımlarından birinin “Terörsüz Türkiye ve Terörsüz bölge” hedefine yönelik atılan adımlar olduğunu belirtti. Yazar, aynı zamanda kalkınma, gelişme ve ilerlemenin bağımsızlığın ve özgürlüğün güvenceleri olarak iç cephenin tahkiminin önemli unsurları olduğunu kaydetti. Savunma sanayiindeki gelişmeleri bu sürecin somut örnekleri olarak gösteren Avşar, KAAN’ın uçurulması, yerli motor üretimi, “çelik kubbe” projesi ve İHA-SİHA pazarındaki liderliğin, dışa bağımlılığı minimize ettiğini ve üretimde sürdürülebilirliğin garantisini sağladığını ifade etti. Avşar, bu gelişmelerin 2000’li yılların başında inanılması güç görüldüğünü belirtti.
Çok Boyutlu Modernleşme ve Küresel Bağlam
Prof. Dr. Avşar, yazısında özellikle genç nesiller ve AK Parti öncesi dönemi tam olarak yaşamamış veya unutmuş olanlar için “nereden nereye” hatırlatmanın ve hafızaları tazelemenin önemine dikkat çekti. Avşar, yazısının başında güncel küresel ve iç gelişmelere değinerek, ❝Dünya İsrail-İran savaşı ile çalkalanıyor. Birileri ise yolsuzluk ve yozlaşmayla mücadele karşıtı mitinglerle oyalanıyor. Olanı biteni bir türlü anlayamıyor… Önemi yok, olup biteni aziz milletimiz görüyor…❞ ifadelerini kullandı. Yazar ayrıca, günümüz dünyasında “yerli ve milli” olmadan ayakta kalmanın ve devlet kapasitesini yükseltmenin mümkün olmadığını belirterek, ❝Dışa bağımlı olan, gelişmesini tekamül ettiremeyen eziliyor, yok ediliyor.❞ değerlendirmesinde bulundu. Avşar’a göre, 2002 sonrası yaşanan bu çok boyutlu dönüşüm, Türkiye’nin stratejik pozisyonunu güçlendirmiştir.
