Karadeniz Bölgesi’nin doğal, kültürel ve tarihi zenginliklerini bir araya getirmeyi amaçlayan “Destination Black Sea” projesi, bölgeye 5 milyon yeni ziyaretçi kazandırmayı hedefliyor. Proje, Karadeniz’i dünya turizminde öne çıkaracak bir marka oluşturmayı amaçlıyor.
Proje kapsamında, Karadeniz’in tanıtım faaliyetleri ortak bir pazarlama stratejisiyle birleştirilerek, bölgenin küresel ölçekte rekabet edebilir bir destinasyon haline gelmesi hedefleniyor. 2024-2028 dönemini kapsayan plan çerçevesinde, 5 yılda 35-50 milyar dolarlık turizm geliri elde edilmesi öngörülüyor. Proje, Karadeniz’in doğal ve kültürel değerlerini koruyarak sürdürülebilir turizm ilkelerine uygun hareket etmeyi amaçlıyor.
Projenin ilk adımı Samsun’da atıldı. Burada düzenlenen konferansta, Karadeniz’in tanıtımında ortak marka oluşturmanın önemi, dijital tanıtım stratejileri ve sürdürülebilir turizm politikaları ele alındı. Samsun Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Üyesi Oğuzhan Serinkaya, Samsun’un Karadeniz’in marka yüzü olmaya aday bir şehir olduğunu belirtti. KADEKON Genel Sekreteri Kadriye Atasoy ise, “Dar bölge tanıtımlarından, uluslararası düzeyde tanınan ortak bir Karadeniz markasına geçiş zamanı geldi” dedi.
Projenin bir sonraki aşaması, 12 Kasım 2025’te Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası ev sahipliğinde gerçekleşecek. Bu etkinlikte, turizm paydaşları, akademisyenler, kalkınma ajansları ve sektör temsilcileri bir araya gelecek. Artvin Çoruh Üniversitesi, proje kapsamında bilimsel araştırmalar ve kongrelerle akademik destek sağlayacak. Türkiye Muhtarlar Konfederasyonu da projenin yerelde sahiplenilmesi için destek verecek.
“Destination Black Sea” projesinin üçüncü durağı, 3-5 Aralık 2025 tarihlerinde düzenlenecek olan Uluslararası İzmir Turizm Fuarı olacak. Fuarda Karadeniz destinasyonu için özel bir alan ayrılacak ve Emirates, Lufthansa, Flydubai, MSC Cruises, Rixos Hotels gibi dünya markalarının temsilcileriyle ilk uluslararası temaslar kurulacak. Ayrıca, Karadeniz’e kıyısı olan 11 ülkenin (KEİPA üyesi) parlamenterleri de fuara davet edildi. Bu katılım, Karadeniz’i kültürel diplomasi açısından bir “ortak barış ve refah koridoru” haline getirmeyi amaçlıyor.
