BURDUR-BHA
Ramazan ayının en eski geleneklerinden biri olan davulculuk, genellikle erkeklerin icra ettiği bir meslek olarak bilinir. Ancak Burdur’un Çeltikçi ilçesine bağlı Kuzköy’de bu geleneği yıllardır büyük bir azimle sürdüren Ayşe Alkan, hem çocukluk hayalini gerçekleştirmenin hem de bir kadın olarak bu mesleği yapmanın gururunu yaşıyor.
Küçük yaşlarda sahur vakitlerinde davul çalanları hayranlıkla izleyen Alkan, o dönemde bu mesleği yapmak istese de toplumsal algılar ve koşullar nedeniyle bunu gerçekleştiremedi. Ancak yıllar sonra, hayat onu bambaşka bir noktaya sürüklediğinde, içinde ukde kalan bu meslekle yeniden buluştu.
Meteoroloji’den Batı Akdeniz çiftçilerine zirai don uyarısı
Eşiyle birlikte uzun yıllar Antalya’da çalışan Ayşe Alkan, burada astım hastalığına yakalandı. Doktorlar temiz havanın kendisine iyi geleceğini söyleyince, eşiyle birlikte doğup büyüdüğü Kuzköy’e döndü. Ancak köyde yapacak bir işleri yoktu. İşte tam o sırada, yıllardır içinde saklı kalan çocukluk hayali yeniden gün yüzüne çıktı.
Ayşe Alkan’ın eşi 2005 yılında Ramazan davulculuğuna başladı. Ancak 2007 yılında bu geleneği eşi yerine kendisi devralarak sahur vakitlerinde köy sokaklarını davul sesiyle şenlendirmeye başladı. O günden bu yana, her Ramazan ayında köylüleri sahura uyandıran Alkan, kadın olarak bu mesleği icra etmenin köy halkı tarafından ilgiyle karşılandığını söylüyor.
“Başlarda şaşıranlar oldu ama sonra alıştılar. Hatta bana destek verenler çoğaldı. Ramazan ayı boyunca köyde davul çalmak, insanları sahura kaldırmak bana büyük mutluluk veriyor” diyor.
Yaptığı işten büyük keyif alan Ayşe Alkan, en büyük hayalinin Umre’ye gitmek olduğunu dile getiriyor. Bu konuda yurtiçinden ve yurtdışından hayırseverlerin desteğini bekleyen Alkan, “Allah bana bu mesleği nasip etti. Dualarım kabul olursa Umre’ye gitmek istiyorum” diyerek duygularını paylaşıyor.
Köylülerin verdiği bahşişler ve zekâtlarla geçimini sağladığını belirten Alkan, hayırseverlerden destek beklediğini şu sözlerle ifade ediyor:
“Veren el, alan elden üstündür. Allah kimin gönlüne nasıl bir yardım koyarsa ben de ona razıyım.”
Ayşe Alkan’ın hikâyesi, kadınların toplumun her alanında yer alabileceğini ve geleneksel mesleklerin sadece erkeklere özgü olmadığını gösteren ilham verici bir örnek. Hem çocukluk hayalini gerçekleştiren hem de köy halkının sevgisini kazanan Alkan, Ramazan ayında sahur davulculuğunun sadece bir gelenek değil, aynı zamanda gönüllere dokunan bir hizmet olduğunu bir kez daha hatırlatıyor.
