Türkiye–Tacikistan İş Konseyi Başkanı, AB’nin Orta Asya’ya yönelik 12 milyar avroluk yatırım paketini Türkiye için tarihi bir fırsat olarak değerlendirdi.
Türkiye–Tacikistan İş Konseyi Başkanı Dr. Cihangir Fikri Saatçioğlu, Birinci AB–Orta Asya Zirvesi sonrası yaptığı değerlendirmede, Avrupa Birliği’nin açıkladığı yatırım paketinin Türkiye’nin bölgesel diplomasi ve ekonomi politikaları açısından önemli bir fırsat sunduğunu belirtti.
Nisan 2025’te Semerkant’ta gerçekleştirilen zirvede, Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan, Türkmenistan ve Özbekistan liderleri ile AB yetkilileri bir araya gelerek iş birliğini stratejik ortaklık seviyesine çıkarmıştı. Zirvede duyurulan 12 milyar avroluk yatırım paketi; ulaşım, enerji, su yönetimi, kritik hammaddeler ve dijital bağlantı gibi alanları kapsıyor.
Saatçioğlu, bölgedeki güç dengelerinin yeniden şekillendiği bu dönemde Türkiye’nin coğrafi ve ekonomik konumu sayesinde belirleyici bir rol oynayabileceğini vurguladı. Türkiye’nin hem Avrupa hem de Orta Asya ile köklü tarihi ve ekonomik bağlara sahip olduğunu belirten Saatçioğlu, ❝AB’nin Orta Asya’ya yönelik bu yeni açılımında Türkiye’nin dışarıda kalması düşünülemez.❞ dedi.
Saatçioğlu, Türkiye’nin bu süreçteki konumunu güçlendirecek somut adımların planlandığını ifade etti.
Dr. Cihangir Fikri Saatçioğlu, Türkiye–Finlandiya İş Konseyi ile ortaklaşa yürütülen çalışmalar kapsamında 9 Aralık’ta İstanbul’da JCI ev sahipliğinde düzenlenecek programa dikkat çekti. Bu toplantının, AB’nin bölge stratejileriyle uyumlu olarak Türkiye’nin ekonomik ve diplomatik konumunu pekiştireceğini ifade etti.
Saatçioğlu, ❝Bu program, Avrupa’nın Orta Asya projelerini daha kapsamlı bir perspektifle ele almamıza ve Türkiye’nin bu denklemde aktif rol üstlenmesine imkân sağlayacak. İstanbul, Kuzey Avrupa ile Orta Asya arasında yeni iş birliği modellerinin konuşulacağı merkez hâline geliyor.❞ şeklinde konuştu.
AB–Orta Asya Zirvesi’nin çok kutuplu uluslararası düzen inşasında önemli bir adım olduğunu belirten Saatçioğlu, İstanbul’daki buluşmanın yeni iş birliği mimarisinin temel taşlarından biri olacağını öngördü.
