enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
34,4764
EURO
36,4423
ALTIN
2.951,48
BIST
9.375,01
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Samsun
Parçalı Bulutlu
17°C
Samsun
17°C
Parçalı Bulutlu
Cuma Çok Bulutlu
26°C
Cumartesi Hafif Yağmurlu
8°C
Pazar Hafif Yağmurlu
8°C
Pazartesi Hafif Yağmurlu
8°C

Dr. Demet Havaçeliği Atlam “Damgalama çocukluk çağında başlıyor”

Dr. Demet Havaçeliği Atlam “Damgalama çocukluk çağında başlıyor”
30.12.2022
15
A+
A-

Ege Üniversitesi (EÜ) Madde Bağımlılığı, Toksikoloji ve İlaç Bilimleri Enstitüsü tarafından “Damgalama: 2N 1K Neden? Nasıl? Kimi?” başlıklı konferans gerçekleştirildi. EÜ Edebiyat Fakültesi Prof. Dr. Nuri Bilgin Konferans Salonunda gerçekleştirilen etkinliğe EÜ Madde Bağımlılığı, Toksikoloji ve İlaç Bilimleri Enstitüsü Ar. Gör. Dr. Demet Havaçeliği Atlam konuşmacı olarak katıldı. Konferansa akademisyenler ve öğrenciler katıldı.

Konuşmasında, “Damgalama” kavramının toplumsal boyutu hakkında bilgi veren ve damgalamanın insan hayatı boyunca karşılaşılabilir bir tehdit olduğunu belirten Dr. Atlam, “Damgalamanın tanımlanabilmesi için hayatın bütün bir sürecini incelemek gerekiyor. Damgalama, çocuklukta başlayan ve müdahale olmadığı sürece bütün bir ömür boyunca sürebilen bir ötekileştirme pratiği olarak tanımlanabilir. Yüzyıllardır süregelen damgalama pratiklerine karşı, ilk olarak ‘neden’ diye sorulması çok önemli. Zira, iyi ve kötüyü ayırma maksadıyla insanları ötekileştirebilen damgalamanın çözümü, söz konusu süreçte izlenen damgalama inşası gibi bir birleştirici anlayışın inşasıyla sağlanabilir. Toplumsal bilinç, ancak bireysel farkındalığın etki etmesiyle iyileştirilebilir” dedi.

“Hastalık kadar kötü”

Pandemi sürecinde de damgalamanın farklı bir sürecine rastlandığına dikkat çeken Dr. Atlam, “Ortaçağ’da veba salgınının bulaşıcı hastalıklara yönelik doğru bilgiye sahip olunmaması kaynaklı olarak dışlama pratiklerinin başlamasında etkili oldu. Günümüzde ise damgalama süreci daha dolaylı olarak ilerliyor. Ancak, yakın zamanda yaşadığımız pandemi sürecinde insanlar, en yakınlarındaki kişileri bile hasta olma ihtimalleriyle damgalayarak toplumdan izole etti. Kamuoyunda yakın zamana kadar hakim olan koronavirüse dair bu bakış açısı, damgalamanın en güncel örneği olarak nitelendirilebilir” diye konuştu. Ruhsal hastalıkların tedavisi sürecindeki toplumsal damgalamanın etkisine değinen Dr. Atlam, “Madde bağımlılığı özelinde değerlendirilecek olursa; kişilerin damgalanması, tedaviye karşı en büyük engel olarak karşımıza çıkıyor. Damgalama; kişilerin yanlış anlaşılmasına, hakarete uğramasına hatta çevresi tarafından terk edilmesine sebep oluyor. Bu ötekileştirme kavramının en az kişinin maruz kaldığı hastalık kadar tehlikeli olduğu kanısındayım” dedi.

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

sanalbasin.com üyesidir