Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Ankara’da katıldığı İslami Finans Zirvesi’nde Türkiye ekonomisindeki son gelişmeleri ve uygulanan programın sonuçlarını değerlendirdi. Bakan Şimşek, enflasyonda belirgin bir düşüş sağlandığını ve 2027 yılına kadar tek haneli seviyelere ulaşmayı hedeflediklerini belirterek, ekonominin dayanıklılığının arttığını vurguladı. Ayrıca İslami finansın küresel potansiyeline ve Türkiye’nin bu alandaki hedeflerine dikkat çekti.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye Katılım Bankaları Birliği ve Birleşik Krallık İhracatın Finansmanı Kuruluşu (UK Export Finance) ev sahipliğinde Ankara’da düzenlenen İslami Finans Zirvesi’nin açılışında bir konuşma gerçekleştirdi. Bakan Şimşek, konuşmasında küresel ekonomik zorluklar, İslami finans sektörünün durumu, Türkiye ekonomisindeki mevcut tablo ve geleceğe yönelik hedefler hakkında bilgi verdi.
Küresel ve İslami Finansın Görünümü
Bakan Şimşek, İslami finansın küresel sorunlara çözüm üretme potansiyeli taşıdığını ancak dünya finansal varlıklarının yalnızca yüzde 1’ini oluşturduğunu söyledi. Küresel İslami finans piyasasının büyüklüğünün 5,3 trilyon dolara ulaştığını kaydeden Şimşek, Türkiye’de ise İslami finansın bankacılık sektör varlıklarının yüzde 8’ine denk geldiğini belirtti. Türkiye’nin bu alandaki gelişmişlik endeksinde 136 ülke arasında 10’uncu sırada yer aldığını hatırlatan Şimşek, ilk 5 ülke arasına girmeyi hedeflediklerini ifade etti. Küresel ekonomideki yavaşlama, artan jeopolitik riskler, yüksek borç oranları, ticaret kısıtlamaları ve yaşlanan nüfus gibi faktörlerin ekonomik zorlukları derinleştirdiğini belirten Bakan Şimşek, bu ortamda İslami finansın alternatif bir model olarak öne çıktığını dile getirdi.
Türkiye Ekonomisindeki Son Durum
Türkiye ekonomisindeki mevcut durumu değerlendiren Bakan Şimşek, enflasyonda gözle görülür bir düşüş sağlandığını ve dezenflasyon sürecinin kararlılıkla sürdüğünü bildirdi. Cari açığın daraldığını ve altın hariç bakıldığında cari fazla verildiğini aktaran Şimşek, deprem sonrası mali yapı üzerindeki baskıya rağmen, Türkiye’nin düşük borçluluk oranı sayesinde temkinli bir mali duruş sergilediğini vurguladı. Bu yıl için hedeflenen yüzde 3,1’lik bütçe açığının tam olarak gerçekleşmeyebileceğini belirten Şimşek, buna rağmen ekonomik kırılganlıkların azaltıldığını ve dayanıklılığın artırıldığını kaydetti. Kur korumalı mevduat (KKM) miktarının 2023 Ağustos zirvesine göre yaklaşık 130 milyar dolar azaldığını söyleyen Bakan, net döviz rezervlerinin ise Haziran 2025 itibarıyla Mayıs 2023’e kıyasla yaklaşık 89 milyar dolar arttığını ve rezerv yeterliliğine ulaşıldığını ifade etti. Risk primindeki düşüşe rağmen seviyenin hala yüksek olduğunu da ekledi.
Yapısal Reformlar ve Sektörel Potansiyel
Bakan Şimşek, ekonomide yeşil dönüşüm, dijitalleşme ve sanayide modernizasyon alanlarında önemli yapısal adımlar atıldığını belirtti. Türkiye’nin yapay zeka hazırlık endeksinde gelişmekte olan ülkelerin önünde olduğunu ancak gelişmiş ülkelerle aradaki mesafenin kapatılması gerektiğini söyledi. Fiber altyapı ve veri merkezi yatırımlarına odaklanıldığını dile getirdi. Türkiye’nin genç, eğitimli ve nitelikli nüfusunun önemli bir avantaj olduğunu vurgulayan Şimşek, imalat sanayisi kapasitesinin de kişi başına düşen milli gelire oranla önemli bir üretim merkezi konumunda olduğunu ifade etti. İngiltere ile olası işbirliklerine değinen Bakan, özellikle savaş sonrası yeniden inşa süreçlerinde Türk müteahhitler ve İngiliz mimarların birlikte çalışabileceğini söyledi. Türkiye’nin oyun girişimleri alanında Avrupa’da lider ülkelerden biri olduğunu belirten Şimşek, ülkede 850’den fazla aktif oyun girişimi bulunduğunu, iki unicorn ve beş büyük çıkış (exit) gerçekleştirildiğini açıkladı.
Enflasyon Hedefi ve Bölgesel Gelişim
Enflasyonla mücadele konusundaki hedeflerini aktaran Bakan Şimşek, ❝Programımız kapsamında, enflasyonun 2027’de tek hanelere inmesini hedefliyoruz. Oldukça iyi bir ilerleme sağlıyoruz. Geçen yıl enflasyon yüzde 72 idi, şu anda yüzde 35 seviyesinde❞ şeklinde konuştu. Konuşmasının sonunda terör örgütü PKK’nın silah bırakma kararına da değinen Bakan Şimşek, bu gelişmenin ekonomik kazanımlar ve bölgesel entegrasyon açısından önemli fırsatlar yaratacağını belirterek, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinin yeni büyüme motorları haline geleceğini vurguladı.