—
Çin, Tiengong (Gök Sarayı) uzay istasyonunda görev yapacak yeni taykonot ekibini başarıyla yörüngeye gönderdi. Görev değişimi gerçekleştirecek olan ekip, Gobi Çölü’ndeki Ciuçüen Uydu Fırlatma Merkezi’nden Şıncou-20 uzay mekiğiyle fırlatıldı.
Yeni taykonot ekibi Çın Dong, Çın Congrui ve Vang Cie, Long March 2F roketiyle uzaya gönderildi. Ekip, 30 Ekim 2024’te istasyona ulaşan ve yaklaşık altı aydır görevde bulunan Şıncou-19 ekibinden görevi devralacak.
Yeni Görev Ekibi ve Geçmiş Deneyimler
Görevin komutanı olan 46 yaşındaki Çın Dong, daha önce 2016’daki Şıncou-11 ve 2022’deki Şıncou-14 görevlerinde uzay deneyimi kazanmıştı. Bu uçuşla üçüncü kez uzaya çıkan Çın, Tiengong istasyonunda daha önce altı ay geçirmişti. Ekibin diğer üyeleri Çın Congrui ve Vang Cie için ise bu, ilk insanlı uzay yolculuğu olma özelliği taşıyor. Çın Congrui’nin Çin Hava Kuvvetleri’nde pilot olarak, Vang Cie’nin ise Çin Havacılık ve Uzay Bilimi ve Teknolojisi Şirketi’nde mühendis olarak görev yaptığı belirtiliyor.
Çin’in Uzay İstasyonu Tiengong’un Yapısı
Tiengong uzay istasyonu, Çin’in Uluslararası Uzay İstasyonu (ISS) programına dahil edilmemesi üzerine inşa ettiği kendi bağımsız uzay platformudur. İstasyon, bir çekirdek modül ve iki laboratuvar modülünden oluşmaktadır. 29 Nisan 2021’de Tienhı (Göksel Uyum) çekirdek modülünün fırlatılmasının ardından, 24 Temmuz 2022’de Vıntien (Gökleri Aramak) ve 31 Ekim 2022’de Mıngtien (Gökleri Düşlemek) laboratuvar modülleri eklenerek istasyonun T biçimli ana yapısı tamamlanmıştır.
Tiengong’un Güncel Durumu ve Gelecek Planları
Çin İnsanlı Uzay Programı Ajansı (CMSA), Tiengong istasyonunun şu anda ❝uygulama ve geliştirme❞ aşamasında olduğunu belirtti. İstasyona ayrıca, ❝Şüntien (Gökleri Dolaşmak)❞ adını taşıyan bir uzay teleskobunun ayrı bir modül olarak eklenmesi planlanmaktadır. Taykonotlar Şıncou (Kutsal Gemi) mekikleriyle taşınırken, Tiencou (Gök Gemisi) mekikleriyle de ikmal malzemeleri istasyona ulaştırılmaktadır. Üç kişilik ekiplerin dönüşümlü olarak görev yaptığı Tiengong, Çin’in uzay araştırmaları ve teknolojisindeki bağımsızlığını pekiştiren stratejik bir proje olarak değerlendiriliyor.
