Karadeniz’de Mikroplastik Yoğunluğu Alarm Veriyor
Karadeniz’de yapılan son araştırmalar, sudaki mikroplastik miktarının bir yılda yüzde 40 gibi endişe verici bir oranda arttığını ortaya koydu. Bu durum, deniz yaşamını ve besin zinciri aracılığıyla insan sağlığını ciddi şekilde tehdit ediyor.
Karadeniz kıyılarında yürütülen son bilimsel çalışmalar, deniz suyunda bulunan mikroplastik parçacıklarının miktarında belirgin bir yükseliş kaydedildiğini gösteriyor. Samsun, Ordu ve Trabzon açıklarında gerçekleştirilen analizlerde, sudaki mikroplastik yoğunluğunun geçtiğimiz yıla göre yüzde 40 oranında arttığı tespit edildi. Bu artış, bölge ekosistemi ve dolayısıyla insan sağlığı açısından önemli riskler barındırıyor.
Araştırma Detayları ve Yoğunluk
Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) tarafından yapılan deniz suyu analizleri, mikroplastik yoğunluğunun özellikle kıyı bölgelerde daha da belirginleştiğini ortaya koydu. Araştırmaya göre, Karadeniz’in kıyı şeritlerinde litre başına ortalama 3.2 adet mikroplastik parçacığı bulunuyor. Bu değer, kirliliğin boyutunu gözler önüne seriyor.
Besin Zinciri ve İnsan Sağlığı Riski
Uzmanlar, bu mikroskobik plastik parçacıklarının, başta küçük balık türleri olmak üzere deniz canlıları tarafından besin sanılarak yutulduğunu belirtiyor. Mikroplastiklerin balıkların sindirim sistemlerinde veya dokularında birikmesi, besin zinciri yoluyla daha büyük deniz canlılarına ve nihayetinde insanlara ulaşma potansiyeli taşıyor. Bir uzman, ❝Küçük balıkların mikroplastikleri yutması, kirliliğin besin zincirine girdiğinin en önemli göstergesidir. Bu, deniz ürünleri tüketen insanlar için potansiyel bir sağlık riski oluşturuyor❞ değerlendirmesinde bulundu.
Mikroplastik Kaynakları ve Çözüm Çağrıları
Denizdeki mikroplastik kirliliğinin ana kaynakları arasında kontrolsüz şekilde doğaya bırakılan evsel atıklar ve bazı kozmetik ürünlerde kullanılan mikroboncuklar gösteriliyor. Atıkların yeterli arıtma yapılmadan veya yasa dışı yollarla denizlere ulaşması, bu sorunun temel nedeni olarak belirlendi. Artan kirlilik karşısında, özellikle kıyı belediyelerine yönelik olarak atık su arıtma sistemlerini güçlendirme ve modernize etme çağrıları yapıldı. Bir yetkili, ❝Deniz kirliliğiyle mücadelede en kritik adımlardan biri atık suların etkin şekilde arıtılmasıdır. Belediyelerimizin bu konuda yatırımlarını artırması gerekiyor❞ ifadelerini kullandı.