İstanbul’da, Gülaylar Grubu’nun arazisi ve Vadi İstanbul projesi üzerinden İBB yetkilileri ve Ekrem İmamoğlu’nun karıştığı iddia edilen rüşvet, irtikap ve malvarlığı değerlerini aklama suçlarına ilişkin iddianame hazırlandı. İddianamede İmamoğlu’nun suç gelirlerini gayrimenkul yatırımlarıyla akladığı öne sürülüyor.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, 2018 yılında Gülaylar Grubu’nun Ataşehir’deki arazisiyle ilgili imar planı düzenlemeleri ve Sarıyer’deki Vadi İstanbul projesi üzerinden rüşvet ve irtikap iddiaları yer aldı. İddianamede, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) yetkililerinin de dahil olduğu bir örgüt yapısı ile çeşitli suçlar işlendiği öne sürülüyor. Müşteki Mehmet İlhan Gülay’ın, imar planı ve uygulamaları için İBB yetkilileriyle görüşmeler yaptığı ve bu görüşmelerin ardından konunun Ekrem İmamoğlu’na iletildiği belirtildi.
İddianamede, İmamoğlu’nun mülk sahibi Gülay’dan 22 milyon dolar rüşvet talep edilmesini şüpheli Yakup Öner’e görev olarak verdiği ifade edildi. Gülay’ın rüşveti reddetmesi üzerine, imar değişikliği talep edilen taşınmazın bir kısmının bağışlanması yönünde yeni bir talep iletildiği ve İBB’ye intifa hakkı tesis edilerek irtikap eylemi gerçekleştirildiği kaydedildi. Bahattin Uçar ile ilgili kısımda ise, Sarıyer’deki Vadi İstanbul projesi üzerinden örgütün 50 daireyi düşük bedelle İBB personeline satmasını istediği, Uçar’ın teklifi kabul etmemesi üzerine hak edişlerinin bloke edildiği ve maddi baskıya maruz bırakıldığı anlatıldı.
İddianamede ayrıca, KİPTAŞ’ın zarara uğratılmasıyla ilgili iddialar da yer aldı. Örgüt üyesi Ali Kurt’un, örgüt yöneticisi Adem Soytekin’e yakın müteahhitlerden oluşturduğu havuz ile kamu zararına iş verdiği, bu işlerden elde edilen rüşvetlerin “sistem” üzerinden toplandığı ve bir kısmının Ekrem İmamoğlu’nun talimatıyla Ali Kurt’a teslim edildiği aktarıldı. Kiptaş Pendik Arkatlı Projesi’nde ilk 100 dairenin kamu zararı oluşturacak şekilde maliyetinin altında, örgüt üyelerinin yakınları üzerine yapıldığı tespit edildi.
İddianamede, Ekrem İmamoğlu’nun örgüt aracılığıyla elde ettiği suç gelirlerini gayrimenkul yatırımları üzerinden akladığı ve bu yöntemi sistematik şekilde kullandığı vurgulandı. Örgüt üyesi Tuncay Yılmaz’ın, LPF şirketi üzerinden SSB gayrimenkulüne yapılan devir ve 1 milyon 30 bin Euro’nun elden verilmesi örnek gösterildi. İmamoğlu’nun suç gelirlerini aklamak için gayrimenkul alımlarını tespit edilemez şekilde gerçekleştirdiği ve bu suçu meslek haline getirdiği ifade edildi.