Avustralyalı Mühendisler İnsan Beynini Taklit Eden ve Gören Çip Geliştirdi
Avustralya’daki RMIT Üniversitesi mühendisleri, insan beyninin çalışma prensiplerini taklit eden ve aynı zamanda görsel veriyi işleyebilen nöromorfik bir çip geliştirmeyi başardı. Bu yenilikçi cihaz, harici bir bilgisayara ihtiyaç duymadan görsel bilgiyi analiz edip hafızasında depolayabiliyor.
RMIT Üniversitesi’nden Profesör Sumeet Walia liderliğindeki araştırma ekibi, teknoloji alanında çığır açabilecek bir gelişmeye imza attı. Geliştirilen nöromorfik çip, insan beyninin nöronları gibi çalışarak çevresindeki görsel veriyi doğrudan işleyebiliyor. Bu özellik, cihazın hareket algılama ve bilgiyi hafızaya kaydetme gibi yeteneklere sahip olmasını sağlıyor. Cihazın RMIT Üniversitesi’nde geliştirildiği belirtildi.
Düşük Enerji Tüketimi ve Analog Sistem
Geliştirilen çip, geleneksel dijital işlemcilerden farklı olarak analog bir sistem kullanıyor. Bu analog yaklaşım, beynin doğasına daha yakın bir çalışma prensibi sunarak karmaşık görsel verilerin son derece düşük enerjiyle işlenmesine olanak tanıyor. RMIT Optoelektronik Malzemeler ve Sensörler Merkezi Müdürü Profesör Walia, bu sistemin mevcut dijital teknolojilere kıyasla enerji verimliliği açısından önemli avantajlar sunduğunu vurguladı.
Akıllı Materyal: Molibden Disülfür
Çipin çekirdeğinde, yalnızca birkaç atom kalınlığında olan molibden disülfür (MoS₂) adlı bir malzeme bulunuyor. Bu ultra ince materyal, ışığı algılayıp elektrik sinyallerine dönüştürebilme yeteneğine sahip. MoS₂, tıpkı insan beynindeki nöronlar gibi davranarak görsel bilgiyi gerçek zamanlı olarak işleyebiliyor.
Hareketi Algılama ve Hafıza Yeteneği
Yapılan testlerde çip, el hareketlerini kare kare analiz etmek yerine doğrudan tespit edebildi. “Kenar algılama” olarak tanımlanan bu teknik, daha az veri kullanarak daha hızlı karar alma imkanı sunuyor. Ayrıca çipin, tıpkı insan beyni gibi algıladığı hareketleri hafızasında saklayabildiği belirtildi.
Görünür Işıkta Çalışma Başarısı
İlk aşamada ultraviyole ışıkta test edilen cihazın, son deneylerde görünür ışık spektrumunda da başarılı sonuçlar verdiği açıklandı. Bu gelişme, çipin günlük yaşamda ve çeşitli uygulamalarda çok daha geniş bir kullanım alanına sahip olabileceğinin bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.
Gerçek Zamanlı Karar Alma Yeteneği ve Uygulama Alanları
Bu yeni nesil nöromorfik sistemin, özellikle tehlikeli ortamlarda görev yapan robotlar ve otonom araçlar için büyük önem taşıdığı ifade ediliyor. Çipin gerçek zamanlı karar alma yeteneği sayesinde, insanların hareketlerine hızlı tepki verebilen, daha doğal ve güvenli robot-insan etkileşimlerinin yolu açılabilir.
Geleceğe Yönelik Hibrit Sistemler Hedefi
Araştırma ekibi, tek piksellik modelden daha büyük piksel dizilerine geçiş yapmak için çalışmalarını sürdürüyor. Bunun yanı sıra kızılötesi ışığı algılayabilen versiyonların da geliştirilmekte olduğu bildirildi. Bu versiyonların, küresel ısınma kaynaklı salınımlar veya toksik gazların anlık takibi gibi çevresel izleme alanlarında kullanılabileceği belirtildi. Profesör Walia, geliştirme hedeflerini açıklarken, ❝Amacımız dijital sistemleri tamamlayan, enerji tasarruflu ve gerçek zamanlı görsel işlem yapabilen hibrit sistemler geliştirmek.❞ ifadelerini kullandı. Bu çipin yapay zekâ ve robot teknolojileri başta olmak üzere birçok sektörde dönüştürücü bir etki yaratması bekleniyor.