Başkent Üniversitesi Cervantes Enstitüsü Şubesi’nin Birinci Yıl Dönümü Kutlandı
Başkent Üniversitesi, Ekim 2023’te bünyesinde açılan ve Türkiye ile İspanya arasında kültürel bir köprü görevi gören Cervantes Enstitüsü Ankara Şubesi’nin birinci yıl dönümünü özel bir etkinlikle kutladı. Bu hafta üniversitenin Avni Akyol Konferans Salonu’nda düzenlenen kutlama törenine, Başkent Üniversitesi yöneticileri ve İspanya’nın Türkiye Büyükelçiliği temsilcileri katıldı.
Giriş: Kültür Köprüsünün Yıl Dönümü
Ankara’da bulunan Başkent Üniversitesi, akademik başarılarının yanı sıra uluslararası ilişkiler ve kültürel etkileşim alanında da aktif rol oynamaktadır. Üniversite, Türkiye ve İspanya arasındaki bağları güçlendirmek amacıyla Ekim 2023’te kampüsünde Cervantes Enstitüsü Ankara Şubesi’ni açmıştı. Bu önemli adımın birinci yılı dolayısıyla bu hafta bir anma ve kutlama töreni gerçekleştirildi. Etkinlik, Başkent Üniversitesi Avni Akyol Konferans Salonu’nda düzenlendi ve üniversite yönetimi ile İspanyol diplomatik misyonundan isimleri bir araya getirdi.
Gelişme: Vizyoner Liderlik ve Teşekkürler
Törenin ev sahipliğini Başkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hakan Özkardeş üstlendi. İspanya’nın Türkiye Büyükelçisi Cristina Latorre de etkinlikte hazır bulundu. Büyükelçi Latorre, Cervantes Enstitüsü şubesinin Başkent Üniversitesi bünyesinde açılmasında öncü rol oynayan Prof. Dr. Mehmet Haberal’a hitaben bir konuşma yaptı. Latorre konuşmasında, ❝İspanyol kültürünün Türk halkıyla paylaşılmasındaki mükemmel ortaklık için teşekkür ederim,❞ diyerek Haberal’ın vizyonuna ve katkısına vurgu yaptı. Prof. Dr. Mehmet Haberal da, tören sırasında, sabah saatlerinde gerçekleştirdiği bir ameliyatın ardından etkinliğe katılarak katılımcıların ilgisiyle karşılandı.
Sonuç ve Ek Açıklamalar: Tıp Alanındaki Öncülük ve Üniversitenin Misyonu
Prof. Dr. Mehmet Haberal’ın ismi, sadece eğitim alanında değil, Türkiye’de tıp, özellikle organ nakli alanındaki öncülüğüyle de anılmaktadır. Metne göre, Haberal ve ekibinin 35 yıl önce, 24 Nisan tarihinde, erişkin bir bireye canlıdan kısmi karaciğer nakli gerçekleştirdiği belirtilmiştir. Bu operasyonun, Türkiye’de organ nakli tarihini değiştiren bir ilk olduğu ifade edilmektedir. Türkiye’nin bugün canlı vericili nakillerde dünya liderlerinden biri olduğu bilgisi paylaşılırken, beyin ölümü sonrası organ bağış oranlarının hâlâ yeterli düzeyde olmadığına dikkat çekilmiştir. Başkent Üniversitesi ve Prof. Dr. Haberal’ın bu konuda da çalışmalarını sürdürdüğü vurgulanmıştır. Üniversitenin, çapraz nakiller gibi yöntemlerle hayat kurtarmaya devam ettiği, Fadime Dur’un böbreğinin Zafer Atmaca’ya, Nuran Atmaca’nın böbreğinin ise Recep Dur’a nakledilmesi gibi başarılı operasyonlarla dört kişinin sağlığına kavuştuğu örnek gösterilmiştir. Başkent Üniversitesi’nin, kültür, tıp, sanat ve bilim gibi farklı alanları bir araya getiren ve Prof. Dr. Mehmet Haberal liderliğinde bir insanlık projesi olarak değerlendirilen bir kurum olduğu belirtilmiştir.
