Türkiye’deki Balkan Kökenli Nüfusun Siyasi Temsili Tartışması
Türk İnternet Medya Birliği (TİMBİR) Başkanvekili ve Balkan Stratejik Araştırmalar Merkezi (BASAM) Başkanı Rifat Sait, Türkiye’de yaşayan Balkan kökenli vatandaşların sayısal gücüne karşılık gelen siyasi temsil oranlarını değerlendirdi. Sait, ülkenin toplam nüfusunun önemli bir bölümünü oluşturan Balkan kökenlilerin siyasi karar alma mekanizmalarındaki yerinin, tahmin edilen nüfus oranlarıyla örtüşmediğini savundu.
Sayısal Güç ve Temsil Farkı
Rifat Sait, analizinde “nicelik” ve “nitelik” kavramlarını karşılaştırarak, sayısal kalabalıkla övünmek yerine etkili olma ve nüfuz etme gücünün sorgulanması gerektiğini belirtti. Türkiye’deki Balkan kökenli nüfusun yaklaşık 35 milyon olduğu tahminine dikkat çeken Sait, bu sayısal gücün siyasi alanda aynı karşılığı bulmadığını öne sürdü. Dünya genelinden örneklerle karşılaştırma yapan Sait, milyarlarca nüfusa sahip ülkelerin bile siyasi etkilerinin farklı olabildiğine işaret etti.
Tarihi Perspektif ve Günümüzdeki Durum
Tarihi örneklere değinen Sait, Osmanlı İmparatorluğu döneminde önemli sayıda Balkan kökenli devlet adamı olduğunu hatırlattı. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk dahil birçok önemli ismin, İstiklal Marşı yazarı Mehmet Akif Ersoy ve ilk Türkçe sözlük yazarı Şemsettin Sami gibi şahsiyetlerin Balkan kökenli olduğunu vurguladı. Eski Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Necdet Tekin’in RUBASAM (Rumeli Balkan Stratejik Araştırma Merkezi) tarafından yapılan bir araştırmayı referans gösteren Sait, bu çalışmaya göre Türkiye nüfusunun yüzde 38’ini Balkan kökenlilerin oluşturduğunu aktardı.
Siyasi Temsildeki Dengesizlik İddiası
Sait, söz konusu nüfus oranına rağmen siyasi temsilde aynı düzeyin yakalanamadığını iddia etti. Milletvekilliği, bakanlık, belediye başkanlığı gibi görevlerde Balkan kökenli sayısının nüfus oranına göre düşük olduğunu belirten Sait, bu durumun tüm siyasi partiler için geçerli olduğunu ileri sürdü. İzmir, Bursa, Sakarya, Edirne ve İstanbul gibi Balkan kökenli nüfusun yoğun olduğu şehirlerdeki temsil oranlarının da bu bağlamda önemli olduğunu ifade etti.
Rifat Sait, Balkan kökenli “Evladı Fatihan” olarak adlandırılan topluluğun vatanına sadık olduğunu belirterek, siyasi temsilde hakkaniyetli bir karşılık alıp almadıklarını sorguladı. Sait, milliyetçilik yapmadığını ancak temsil hakkının saygın bir kavram olduğunu ifade ederek, ❝Biz ne kadarız diye konuşulacağına biz ne kadar temsil edebiliyoruz, bunu konuşmak gerekir❞ şeklinde konuştu. Sait, bu durumun iyileştirilmesi için Balkan kökenlilerin birlik olması ve siyasi temsil hakkı konusunda bilinçli davranması gerektiğini vurguladı. Seçim dönemlerinde siyasetçilerle yapılan temaslarda somut temsil oranlarının talep edilmesi gerektiğini belirten Sait, ❝Selfi çekip bunları sosyal medyada paylaşmak yerine bu siyasileri bir yana çekip kaç tane vekil kaç tane meclis üyesi kaç tane belediye başkanı kaç tane il ve ilçe başkanı kaç tane bakan çözü aldığınızı öğrenin❞ ifadelerini kullandı. Sait, adil bir temsilin sağlandığında sayısal gücün anlam kazanacağını, aksi halde gerisinin hayal olduğunu sözlerine ekledi.