Eğitimci ve psikologlar, kadına yönelik şiddetin nedenlerini ve toplumsal döngüsünü Adana’da düzenlenen bir etkinlikte masaya yatırdı.
Eğitimci-Yazar Hilal Bal’ın moderatörlüğünde gerçekleşen söyleşide Uzman Psikolojik Danışman Hatice Hatipoğlu ve Felsefe Öğretmeni Güneş Kurkun Dartıcı konuşmacı olarak yer aldı. Etkinlikte, kadına yönelik şiddet olaylarının sadece sonuçlarının değil, kökenlerinin ve somut çözüm yollarının tartışılması gerektiği vurgulandı.
Hilal Bal açılış konuşmasında, sürekli kadın cinayetlerinin gündeme gelmesinin yeterli olmadığını belirterek, ❝Somut yol haritaları çizmediğimiz sürece sadece ‘kadına yönelik şiddet kötüdür’ demek yeterli değil.❞ ifadelerini kullandı.
Bal, şiddetle mücadelenin sadece kadınların sorumluluğunda olmaması gerektiğini belirtti. Kadın özgürleşmesinin erkeklerin de özgürleşmesi anlamına geldiğini savunan Bal, sistemin erkeklere de duygularını bastırma ve tek yük taşıyıcı olma gibi dayatmalar getirdiğini dile getirdi. Bu nedenle, ❝Topyekûn bir mücadele ancak insanlığı kurtarır.❞ diyerek erkeklerle ortak mücadelenin önemini vurguladı.
Felsefe Öğretmeni Güneş Kurkun Dartıcı, şiddetin kökenlerinin sınıflı toplum yapısında başladığını ifade etti. Artı değere el koyma yarışının eşitsizliği doğurduğunu belirten Dartıcı, ❝Kadın-erkek eşitsizliğinin kökeni burada başlıyor.❞ şeklinde konuştu.
Dartıcı, ilkel toplumlarda cinsiyete dayalı iş bölümü olmadığını ancak sınıflı toplum yapısıyla birlikte eşitsizliğin farklı biçimler alarak sürdüğünü aktardı. Kapitalist toplumda bu eşitsizliğin daha görünür ve vahşi bir biçimde ortaya çıktığını sözlerine ekledi.
Uzman Psikolojik Danışman Hatice Hatipoğlu, şiddetin sadece fiziksel boyutla sınırlı olmadığını açıkladı. Psikolojik şiddetin (küçümseme, izolasyon) ve finansal bağımsızlığı elden alan ekonomik şiddetin yıkıcılığına dikkat çekti. Hatipoğlu ayrıca, dijital şiddetin de kontrol ve baskı aracı olarak yaygınlaştığını belirtti.
Hatipoğlu, şiddetin yapısal bir döngü içinde ilerlediğini aktardı. Bu döngünün gerilim, olay, şiddet eylemi ve ardından gelen barışma süreçleriyle kendini sürekli yeniden ürettiğini ifade etti. Şiddetin sadece bireysel değil, ❝toplumsal bir olgu olarak ele alınması❞ gerektiğini vurguladı.
Yaklaşık bir saat süren söyleşi, katılımcıların soru-cevap bölümüyle sona erdi. Moderatör Hilal Bal, etkinlik sonunda dayanışmanın önemine değinerek mekana ve koordinatöre teşekkürlerini iletti.