Veteriner Farmakoloji ve Toksikoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Ender Yarsan, Antimikrobiyal Direnç Farkındalık Haftası vesilesiyle, antibiyotik direncine karşı acil ve koordineli eylem çağrısında bulundu.
Veteriner Farmakoloji ve Toksikoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Ender Yarsan, 18-24 Kasım tarihleri arasında kutlanan Antimikrobiyal Direnç Farkındalık Haftası kapsamında yaptığı açıklamada, antibiyotik direncinin küresel çapta halk sağlığı için büyük bir tehdit oluşturduğunu belirtti.
Yarsan, uluslararası kuruluşların bu yılki temasının, “Şimdi Harekete Geçin: Bugünümüzü Koruyun, Geleceğimizi Güvence Altına Alın” olduğunu hatırlatarak, hayvan ve insan sağlığını eş zamanlı etkileyen bu soruna karşı bilinçli antibiyotik kullanımı ve koordineli stratejilerin güçlendirilmesinin kritik önem taşıdığını ifade etti.
Prof. Dr. Yarsan, antibiyotiklere dirençli bakterilerin yol açtığı ölümlere dikkat çekti. 2019’da 1.27 milyon, 2021’de ise 4.71 milyon insanın bu nedenle hayatını kaybettiğini vurguladı. Direncin kontrol altına alınmaması durumunda, 2050 yılına gelindiğinde yıllık 10 milyon ölümün beklendiğini kaydetti.
Ayrıca, Dünya Bankası verilerine atıfta bulunarak, bu durumun ekonomik sonuçlarına işaret etti. Direncin yayılması halinde sağlık harcamalarının 66 trilyon sterline ulaşabileceğini ve küresel gayri safi yurtiçi hasılanın aynı dönemde yüzde 3.8 oranında azalabileceğini belirtti.
Hayvancılık sektöründeki antibiyotik kullanımının durumu hakkında bilgi veren Yarsan, 2021 itibarıyla hayvan sağlığı hizmetlerinde kullanılan antibiyotik miktarının 81 bin tonun üzerinde olduğunu aktardı. Türkiye’de veterinerlikte ruhsatlı 1790 ürünün bulunduğunu, bunların 840’ının antibakteriyel ilaç olduğunu bildirdi. Bu bağlamda, ABD’de insan tıbbında kullanılan antibiyotik tüketiminin, hayvancılıkta kullanılan miktarın yalnızca sekizde biri düzeyinde olduğunu örneklendirdi.
Direnç gelişiminin temel nedenleri arasında, antibiyogram yapılmadan antibiyotik uygulanması, gözetim eksiklikleri ve yeni ürün geliştirme süreçlerindeki yetersizlikler yer alıyor. Yarsan, direncin hayvansal ürünler, çevresel atıklar ve uluslararası seyahat gibi yollarla hızla yayılabildiğini ekledi.
Antimikrobiyal direncin önlenmesinde “Tek Sağlık Yaklaşımı”nın esas alınması gerektiğini belirten Prof. Dr. Yarsan, mücadelenin temelini “Koordinasyon” ve “Kararlılık” olarak tanımladı. Bireysel düzeyde bilinçli antibiyotik kullanımına uyulmasının yanı sıra, yetkili otoritelerin ulusal eylem planlarını güçlendirmesi gerektiğini ifade etti.
Yarsan, tarım sektörünün kontrollü antibiyotik kullanımına geçmesi, endüstrinin yeni aşı ve antibiyotik geliştirmeye yatırım yapması ve enfeksiyon kontrol politikalarının etkinleştirilmesi çağrısında bulundu. Bu bütüncül ve uzun soluklu mücadelenin başarısı için güçlü bir veteriner otoritesinin oluşturulmasının zorunlu olduğunu sözlerine ekledi.