Prof. Dr. Zakir Avşar, “Türkiye’nin Uzay Yolculuğu: Fergani Uydusu” başlıklı yazısında, Türkiye’nin uzay çalışmalarındaki gelişmeleri ve Fergani Uzay Teknolojileri’nin başarılarını değerlendirdi. Uzman, yerli üretimin bağımsızlık için önemine dikkat çekti.
Prof. Dr. Zakir Avşar, Türkiye’nin uzay alanındaki çalışmalarını değerlendirdiği yazısında, Fergani Uzay Teknolojileri’nin başarılarına odaklandı. Avşar, yerli üretimin önemine vurgu yaparak, bu alandaki gelişmelerin ülkenin bağımsızlığı açısından kritik olduğunu belirtti. Çalışma, uzay teknolojilerinin stratejik önemi ve gelecekteki hedeflere ilişkin önemli bilgiler sunuyor.
Avşar’a göre, yerli üretimin savunma sanayii kadar ekonomik ve diplomatik bağımsızlık için de önemli olduğunu ifade etti. ❝Bir ülkenin kendi teknolojisine, malzemesine, hatta cıvatasına dahi hâkim olması, 21. yüzyılın bağımsızlık göstergesidir,❞ dedi.
Avşar, Fergani Uzay Teknolojileri’nin FGN-100-d2 uydusunun yörüngeye yerleştirilmesinin Türkiye için önemli bir adım olduğunu belirtti. Bu gelişmenin, ülkenin uzayda bağımsız hareket kabiliyetini güçlendirdiğini ve bölgesel etkisini artıracağını ifade etti. Uzman, Fergani uydusunun devlet vizyonu, özel sektör girişimciliği ve akademik üretkenliğin birleşimiyle ortaya çıktığını belirtti.
Avşar, uzay teknolojilerinin yalnızca bilimsel bir alan olmadığını, ulusal güvenlik, diplomasi ve ekonomik stratejilerle de doğrudan bağlantılı olduğunu vurguladı. Türkiye’nin uydu projeleri sayesinde stratejik özerkliğini güçlendirdiğini belirten Avşar, uydu verilerinin askeri planlama, erken uyarı sistemleri ve kriz yönetiminde hayati rol oynayacağını ifade etti. Bu altyapının, Türkiye’nin bölgesel etkisini artıran bir mekanizma haline geldiğini sözlerine ekledi.
Uzay projelerinin ekonomik kalkınma için de güçlü bir araç olduğunu belirten Avşar, Fergani gibi özel girişimlerin yüksek teknoloji alanında yeni iş sahaları oluşturduğuna dikkat çekti. ❝Uzay yatırımları, araştırma-geliştirme kapasitemizi artırıyor, inovatif bir ekosistem oluşturuyor ve akademi-sanayi işbirliğini güçlendiriyor,❞ dedi.
Türkiye’nin önümüzdeki 15 yıla ilişkin uzay vizyonunu değerlendiren Avşar, 2025-2030 yılları arasında uzay ekosisteminin kurumsallaşması ve endüstriyel kapasitenin entegre edilmesi hedeflendiğini belirtti. 2030-2035 döneminde ise yörünge transfer araçları ve fırlatma kapasitesiyle uzayda bağımsız operasyon kabiliyetine ulaşılması amaçlanıyor. 2035 sonrası için ise Uluğ Bey Küresel Konumlama Sistemi ile küresel ölçekte veri ve konumlandırma sağlayabilen bir aktör olunması hedefleniyor.